Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez görevine iade edildi
Makam odasında 2 kişinin darbedilmesine ait soruşturma kapsamında tutuklanan ve ardından İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılan Kula Belediye Lideri Hikmet Dönmez hakkındaki açığa alınma kararı, geçtiğimiz haftalarda Manisa Yönetim Mahkemesi tarafından iptal edildi. Mahkemenin aldığı karar doğrultusunda İçişleri Bakanlığı tarafından Başkan Hikmet Dönmez’in misyonuna dönmesine onay verildi.
27 Haziran 2024 tarihinde makam odasında çıkan arbede ile ilgili tutuklanan ve 30 gün tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmasına devam edilen Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez, görevine iade edildi. İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırılarak önlem konulan Lider Dönmez, Manisa Yönetim Mahkemesi’ne başvurmuştu. Manisa Yönetim Mahkemesi tarafından yapılan değerlendirmede Lider Dönmez hakkındaki soruşturma ve davanın geldiği safahat göz önüne alındığında kanıtları karartma durumunun ortadan kalkması sebebiyle önlemi durdurma kararı aldı. Mahkemenin aldığı karar doğrultusunda İçişleri Bakanlığı tarafından Başkan Hikmet Dönmez’in vazifesine dönmesine onay verildi.
Alınan bu kararın akabinde Lider Dönmez, belediye başkanlığı vazifesine kaldığı yerden devam edecek.
Mahkeme tarafından alınan kararda şu tabirler kullanıldı:
“Delillerin büyük oranda toplanmış olması ve karartılma tehlikesinin bulunmaması gerekçesiyle davacının tutukluluk halinin sona erdirildiği, başka yandan kelam konusu olay nedeniyle yargılaması devam eden ceza davası belgesinde birden çok sanık ve şahit bulunması nedeniyle yargılamanın, ilgilinin vazife mühletinin sonuna kadar sürme ihtimalinin yüksek olduğu, ayrıyeten soruşturma ve davanın geldiği safahat göz önüne alındığında kanıtları karartma durumunun ortadan kalktığı cihetle, Anayasanın 127. hususu kararına nazaran süreksiz önlem niteliğinde başvurulması gereken misyondan uzaklaştırma uygulamasının süreklilik arz edecek üslupta kalıcı hale dönüştürülmesi, münasebetiyle; ilgilinin takımından alınarak belediye başkanlığı vazifesine fiilen son verme sonucunu doğurduğu açık olup, yönetime tanınan takdir yetkisinin Anayasa ve Maddedeki gayesine uygun olarak kullanılmadığı kanaatine varıldığından, davacının vazifesinden daima olarak uzaklaştırılması sonucunu doğuracak biçimde tesis edilen dava konusu süreçte hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”
(İHA)
