Ege Üniversitesi Hastanesi çalışanları iş bıraktı: Emeğimizle oynayamazsınız
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde çalışan ve SES, HEP-SEN, Birlik Sağlık-Sen, Genç Sağlık Sen, Tabip Birliği sendikalarında örgütlü sıhhat çalışanları, hastanenin düşük olan teşvik ödemelerinin uygunlaştırılması talebiyle iş bıraktı.
25-27 Şubat günlerinde 3 gün sürecek iş bırakma hareketi için Ege Üniversitesi Poliklinikler önünde bir ortaya gelen sıhhat işçileri, burada açıklama yaptı.
‘ZAMMI KABUL ETMİYORUZ’
Sağlık çalışanları ismine ortak basın açıklamasını okuyan SES İşyeri Temsilcisi Selin Akgöl, Ege Üniversitesi Hastanesi’nin teşvik ödemelerinin üniversite hastaneleri ortasındaki en düşük ödeme olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Ege Üniversitesi Hastanesi sıhhat işçileri; ağır çalışma şartları, uzun nöbetler, eksik istihdam, sıhhatte şiddet, özlük haklarının aşındırılması ve yoksulluk sonunun altında kalan fiyatlarımızın her geçen gün açlık sonuna yaklaşmasıyla uğraş etmekteyiz. Bizler geçinemediğimiz üzere dalga geçercesine teşvik fiyatlarımıza yapılan bu -mış üzere artırımı kabul etmiyoruz. Kamuda çalışan öbür meslektaşlarımızın teşvik ödemesiyle bizlerin teşvik ödemesi ortasında uçurum farklar var ve bunun dengelenip adil bir dağılım yapılmasını istiyoruz. YÖK’e bağlı üniversite hastaneleri ve Sıhhat Bakanlığı’yla birlikte sıhhat hizmetlerini yürüten üniversite hastaneleri arasında Ege Üniversitesi Hastanesi, geçmişinden bugüne teşvik ödemesini en düşük veren hastane olarak işçileri mağdur etmeye devam etmektedir. Bu da yetmez üzere Ege Bölgesi’nin en büyük, en fazla hasta kabul eden ve en komplike olayları alan hastane olarak eksik istihdam yüzünden her bir işçi 3 kişilik çalışırken ‘teşvik ödemelerimiz artacak mı’ diye sorduğumuzda ticarethaneymişçesine ‘daha fazla çalışın, kazandırın, biz de sizin teşviklerinizi arttıralım’ formunda karşılık almaktayız.”
‘EMEĞİMİZLE OYNAYAMAZSINIZ’
İş bırakma aksiyonuna katılan Hep-Sen Genel Başkanı Yunus Şimşek, uygulanan sıhhat modelinin çalışanı ‘üretici’ olarak gören bir sistem yarattığını söz ederek şöyle konuştu:
“Bizden daha çok tetkik daha çok ameliyat yapmamızı istiyorlar. Bu sisteme bir pazar olarak bakıyorlar. Pazar büyüdü, millet hasta oldu, sıhhat çalışanları ise yoksulluğa hapsedildi. Üç kuruşluk teşvik ödemeleriyle emeğimizle oynayamazsınız. Çağ dışı uygulamalarınızla vatandaşın sıhhatiyle oynayamazsınız. Hastaları müşteri, hastaneleri işletme yapamazsınız. Buna müsaade etmeyeceğiz ve tek geri adım atmayacağız. Sıhhat da bizim emek de bizim bu kurumlar da bizim.”
‘İNSANCA YAŞAYACAK BİR FİYAT İSTİYORUZ’
SES Sendikası Şube Başkanı Başak Edge Gürkan ise şöyle konuştu:
“Ege Üniversitesi için 24 kolda en düzgün hastane dediler. Hastanenin ‘en’lerini sıralayalım. En fazla hastası olan, Ege Üniversitesi. En az işçi çalıştıran, Ege Üniversitesi. En fazla iş yükü olan, Ege Üniversitesi. En az teşvik ödeyen, Ege Üniversitesi. Kreş fiyatı en değerli olan, Ege Üniversite. Siz 24 alanda en düzgünüz derken, sıhhat işçileri açısından durumunuz budur. İdareye sesleniyoruz. Ege Üniversitesi, Ege Bölgesi’nin en büyük, en fazla hasta kabul eden hastanesi bir sıhhat kurumunda bütçe, sıhhat işçileri ve hastaları için kullanılmayacaksa bu bütçe nereye kullanılıyor? Sıhhat işçileri iş ve mesken ortasında mekik dokuyor. İkinci bir hayatları yok. Bunun karşılığında karnını doyuramayacak bir fiyat alıyor. Bunun ismi kölelik nizamıdır. Buna itirazımız var. İnsanca çalışmak ve insanca yaşamak istiyoruz. Bizler birleşe birleşe kazanacağız. Günlerdir sendikal haklarımızı engellemek için idare elinden geleni yapıyor. Zira birleşmemizden korkuyorlar. Korkacaksınız. İdareye sesleniyoruz. İnsanca yaşayacak bir fiyat istiyoruz. Bunları alana kadar bu alanları terk etmeyeceğiz.”
(ANKA HABER AJANSI)
