İsmail Saymaz: Hulusi Akar’ın kızına işleyen zamanaşımı İmamoğlu’na gelince kesiliyor

İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı Ekrem İmamoğlu hakkında başlatılan ‘sahte diploma’ soruşturması tartışma yaratmaya devam ediyor.

Halk TV muharriri İsmail Saymaz, Hulusi Akar’ın kızının ABD’de aldığı biyoloji eğitiminin Türkiye’deki tıp fakültesi eğitimi ile denk olmadığına dikkat çekerken, İmamoğlu’nun durumunda ise YÖK’ün İmamoğlu’nun yatay geçiş yaptığı üniversiteyi tanımama teşebbüsünün, yatay geçiş kabulünden 35 yıl sonra alınmaya çalışıldığını söyledi. Saymaz, “Hulusi Akar’ın kızı için şakır şakır işleyen zamanaşımı İmamoğlu’na gelince kesiliyor” diye yazdı.

Saymaz bugünkü köşesinde, Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasına ait ortaya atılan suçlamaların tüzel temelinin olmadığını, son YÖK raporunun da bu ithamları ‘çürüttüğünü’ yazdı.

Saymaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma çerçevesinde YÖK’ün KKTC’den gelen raporu incelediğini, lakin raporda İmamoğlu’nun yatay geçişiyle ilgili “tanınırlık ve yola uygunluk” dışında rastgele bir hata ögesine rastlanmadığını söyledi. Ayrıyeten, yönetmeliklerde “tanınırlık şartı”nın 1990 yılında geçerli olmadığını ve suçlama için destek teşkil edemeyeceğini belirtti.

Yazıda, YÖK’ün geçmişte Girne Amerikan Üniversitesi’ni tanımazken sonradan bu tavrını değiştirdiğini hatırlatan Saymaz, İmamoğlu’nun yatay geçişinin de 35 yıl evvelki kurallar çerçevesinde yapıldığını yazdı. Bu nedenle diplomanın iptal edilmesinin yahut İmamoğlu hakkında ceza soruşturması açılmasının hukuken mümkün olmadığını vurguladı.

AKAR’IN KIZINA AÇILAN SORUŞTURMA ZAMANAŞIMI GEREKÇESİYLE KAPATILDI

Geçmişte Hulusi Akar’ın kızının ABD’de biyoloji okurken denkliği olmadığı halde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne girip mezun olduğunu, dokuz yıl sonra açılan soruşturmanın zamanaşımı gerekçesiyle kapatıldığını hatırlatan Saymaz, tıpkı zamanaşımının İmamoğlu kelam konusu olduğunda göz arkası edildiğini söz ederek şunları yazdı:

“Bir an için İBB Başkanı’nın YÖK kararlarına ve tarza alışılmamış halde geçiş yaptığını varsayalım.

Yetki gaspı yok ki, süreç hiç olmamış kabul edilsin.

Sahtecilik yok ki, iptal edilsin.

İdari bir kusur varsa Danıştay kararlarına nazaran 60 gün içerisinde kararın geri alınması gerekirdi. Alınmazsa kazanılmış hak sayılır.

Nitekim, eski Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın kızı, ABD’de biyoloji okurken, denkliği olmadığı halde Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne girip mezun oldu ve doktorluğa başladı. Dokuz yıl sonra açılan soruşturma zamanaşımı gerekçesiyle kapatıldı.

Akar’ın kızı için şakır şakır işleyen zamanaşımı İmamoğlu’na gelince kesiliyor.

Yahu, Türkiye’de en ağır cezayı dahi işleseniz, 20 yıl içinde bir dava açılması ve 30 yıl içinde hakkınızda karar verilmesi gerekiyor.

Bir ihlal olsa bile İmamoğlu’nun diplomasının üzerinden 35 yıl geçmiş.

İmamoğlu’nun diploması iptal edilmez, bu bir.

İkincisi, İmamoğlu’na ceza soruşturması da açılamaz.

(YAZININ TAMAMI)

Ne olmuştu?

Hulusi Akar’ın kızı S. Akar, Amerika’da biyoloji eğitimi aldıktan sonra, 2003 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne yatay geçiş yapmıştı. Bu geçiş, biyoloji ile tıp fakültesinin denk olmadığı bilinmesine karşın gerçekleştirilmişti. Zamanaşımı nedeniyle sonuçlandırılan bir müfettiş incelemesi, geçişin yöntemsiz olduğunu ortaya koymuştu. Lakin, bu durum, vaktinde yapılan bir şikayet üzerine soruşturma açılmasına karşın, rastgele bir yaptırım uygulanmamıştı. Olay, dönemin YÖK Denetleme Kurulu üyelerinin eşdeğerlik kaidelerini göz gerisi ettikleri tenkitlerini de beraberinde getirmişti.

(ALINTI)