6 Şubat aileleri adalet istiyor: Yıkılan 5 bina, yitirilen 200 can ve tutuklanmayan 15 sanık
Maraş merkezli zelzelelerde yıkılan binalara ait 2 bin 31 soruşturma açılırken, bin 491’i davaya dönüştü. Sonuçlanan 17 davada müteahhitlere 8 ila 21 yıl 9 ay mahpus cezası verildi, lakin birtakım sanıklara “iyi hal indirimi” uygulanırken, kimileri beraat etti.
ANKA Haber Ajansı’nın derlediği bilgiye nazaran, 200 kişinin hayatını kaybettiği Hünkar, Selim Köse, Sami Bey, Fazilet ve Akgül apartmanlarına ait açılan davalarda sanıklar bir gün bile tutuklu kalmadı.
YIKILAN 5 BİNA, 15 SANIK
– HÜNKAR APARTMANI: Maraş’ın Onikişubat ilçesindeki binanınyıkılması sonucu 84 kişi hayatını yitirdi, 3 kişi de yaralandı. Müteahhitler İbrahim İlhan ve Ferhat İlhan, statik proje müellifi Ahmet Özdemir ve statik fenni mesulü Nevzat Bahşi hakkında “Bilinçli taksirle vefata ve yaralanmaya neden olma” hatasından 22 yıl 6’şar ay mahpus cezası talebiyle dava açıldı, lakin tutuksuz olarak yargılanıyor. 4 sanık da bu evraktan 1 gün bile tutuklu kalmadı.
-SELİM KÖSE APARTMANI: Hatay’ın Antakya ilçesindeki binanın yıkılması sonucu 14’ü çocuk olmak üzere 43 kişi hayatını kaybetti, 5 kişi de yaralandı. Müteahhit Hasan Köse, yapı kontrol firma yetkilisi ve statik uygulama denetçisi Eysem Ezer, şantiye şefi Mehmet Ezer, denetim elemanı Gülseren Altundağ Tatlı hakkında “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” kabahatinden 22 yıl 6’şar ay mahpus cezası talebiyle dava açıldı, lakin tutuksuz olarak yargılanıyor. 4 sanık da bu belgeden 1 gün bile tutuklu kalmadı.
– SAMİ BEY APARTMANI: Adana’nın Çukurova ilçesindeki binanınyıkılmasıyla 40 kişi ömrünü yitirdi, 2 kişi de yaralandı. Müteahhitler Abdullah Aybaba ile kızı Eda Aybaba Çelik hakkında “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına neden olma” kabahatinden 22 yıl 6’şar aya kadar mahpus cezası talebiyle dava açıldı. Baba-kızın yurt dışına kaçtığı tespit edildi, lakin yakalanamadılar. Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi, sanık Eda Aybaba Çelik’in Türkiye’ye iade edilmesi için İngiltere’deki yetkili isimli makamlara yazı gönderdi, fakat şimdi bir gelişme yaşanmadı.
– FAZİLET APARTMANI: Onikişubat’ta bulunan ve 6 Şubat 2023’teki sarsıntıdan evvel binanın altındaki fırının sahipleri, Akın ve Ferihan Yağcı hakkında yapı projelerine ters tadilatlar nedeniyle dava açıldı. Mahkeme, 2019’da binayı eski haline getirmeleri gerektiğini kararlaştırmıştı, lakin karar uygulanmadı. 6 Şubat sarsıntısında bina yıkıldı ve 19 kişi hayatını kaybetti. Müteahhit, statik proje müellifi, fenni mesul Mahmut Oktay Hartavi, yer kattaki fırının işletmecileri Akın ve Ferihan Yağcı hakkında, “Bilinçli taksirle vefat ve yaralanmaya neden olma” hatasından 22 yıl 6 ay mahpus cezası talebiyle dava açıldı. Bu süreçte Yağcı çifti hakkında yakalama kararı çıkarıldı. ANKA Haber Ajansı, 20 Eylül 2024’te Yağcı çiftinin hakkında yakalama kararı olmasına karşın Ankara 3. Noterliği’ne giderek vekalet verdiğini gündeme getirmişti. Akın ve Ferihan Yağcı, eksper raporları lehlerine çıkınca 1,5 yıl sonra 27 Aralık 2024’te Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı’na giderek teslim oldu. Sanıklar hür bırakıldı. 3 sanıkta bu evraktan 1 gün bile tutuklu kalmadı.
AKGÜL APARTMANI: Adıyaman’ın Merkez ilçesindeki binanın yıkılması sonucu 15 kişi ömrünü yitirdi, 4 kişi de yaralandı. Yapı sahipleri Memet Akgül ve Yusuf Bozat hakkında, “Bilinçli taksirle birden fazla kişinin vefatına ve yaralanmasına neden olma” cürmünden 22 yıl 6’şar ay mahpus cezası talebiyle dava açıldı, lakin tutuksuz olarak yargılanıyor. 2 sanık da bu evraktan 1 gün bile tutuklu kalmadı.
AİLELER REAKSİYONLU: ADALET BU MU?
Adalet Peşinde Aileleri Platformu temsilcisi Döne Kaya, her gün yeni bir “hukuksuzlukla” karşılaştıklarını belirterek, şu tabirleri kullandı: “En acı tablo kimi sanıkların bir gün bile tutuklu kalmadan yargılanmasıdır. Binlerce insanın vefatına sebep olan müteahhitler, yapı kontrolcüler ve kamu vazifelileri bir gün bile tutuklu kalmadı. Gerçek adalet bu mu? Bize yalnızca sabır dileyenler, katilleri özgür bırakanlar bilsinler ki bu adaletsizliği kabul etmiyoruz. Zira bizim sevdiklerimizin canı bu kadar ucuz değildi. Bizim için unutmak da affetmek de yok. Sevdiklerimizin anılarına ihanet etmeyeceğiz ve onlar için adalet aramaktan vazgeçmeyeceğiz. Adaletsizlikleri teşhir etmeye devam edeceğiz. Ya adalet, ya adalet.”
(ANKA HABER AJANSI)
